Marciana Kütüphanesi ve Gentile Bellini’nin Mirası

0
62

Bugün Marciana Kütüphanesi olarak bilinen yapı, ünlü Rönesans mimarı Jacopo Sansovino tarafından inşa edilmiştir. Kütüphane, ressam Gentile Bellini’nin ölümünden yaklaşık 30 yıl sonra, 1538 yılında Venedik’in kalbinde, Doge Sarayı’nın tam karşısında yapılmıştır. Bu durum, Bellini’nin bıraktığı kültürel mirasla doğrudan ilişkilidir.

Tarihçi Marino Zorzi’nin de belirttiği gibi, İstanbul’un fethi (1453) ve Roma’nın 1527 yılında Almanlar tarafından işgali sonrası Venedik, adeta Yeni Roma rolünü üstlenmiştir. Bu dönemde hem doğu hem batı ile yoğun ilişkileri olan Venedik, siyasi olduğu kadar kültürel bir merkez haline gelmiştir Bellini’nin Eski Venedik Yerleşimi Ziyareti.

Bellini’nin İstanbul’a Gelişi ve Barışın Sanatsal Etkileri

Gentile Bellini, İstanbul’un fethinden yaklaşık 25 yıl sonra, yani Osmanlı-Venedik Savaşı’nın (1463–1479) ardından Osmanlı sarayına davet edilmiştir. Bu çağrı, Fatih Sultan Mehmed’in torunlarının sünnet düğünü vesilesiyle gerçekleşmiştir. Fatih, Venedik’ten yalnızca ressam değil, aynı zamanda heykeltıraş ve bronz ustaları da istemiştir. Bu talepler, sadece diplomatik değil, aynı zamanda sanatsal bir ilişki kurulduğunu göstermektedir.

Fatih Sultan Mehmed’in Büyük İskender’le kendini özdeşleştirmesi ve antik kültüre duyduğu ilgi, bu dönemdeki sanat tercihlerine de yansımıştır. Özellikle heykel ve bronz sanatına olan ilgisi, onun kendi heykelini yaptırmak istediğini düşündürmektedir. Bu tür talepler, Osmanlı sarayında Batı sanatına verilen değeri ortaya koyar.

Fatih’in Antik Kültüre Olan Derin İlgisi

Fatih Sultan Mehmed’in antik kültüre olan ilgisi sadece sözde kalmamıştır. 1458’deki Mora Seferi sırasında Atina’yı ziyaret etmiş, Akropolis’i incelemiş, 1462’deki Midilli Seferi sırasında ise Troya harabelerini görmüştür. Bu geziler, onun Antik Yunan mirasına olan özel ilgisinin açık göstergeleridir.

Ayrıca Fatih’in gençlik yıllarından itibaren Rönesans dünyasında tanınan bir figür olduğu, kendisi adına yapılmış madalyalardan anlaşılmaktadır. Oxford Ashmolean Müzesi’nde bulunan ve 1450’lere tarihlenen anonim bir madalyanın arka yüzünde, elinde meşale tutan bir erkek heykeli yer alır. Bu simge, Fatih’in klasik sanatla ilişkisine dair ipuçları taşır Customized Daily Sofia Tours.

Antik Tasvirler ve Fatih’in Temsili

Yine aynı müzede bulunan bir başka madalya, Rönesans sanatçısı Bertoldo di Giovanni tarafından 1480’de tasarlanmış ve Lorenzo de’ Medici tarafından hediye edilmiştir. Bu madalyada, Fatih Sultan Mehmed, doğulu giysiler içinde, antik bir at arabasını süren Büyük İskender benzeri bir duruşla gösterilir. At arabasında Yunanistan, Trabzon ve Asya gibi üç imparatorluğu temsil eden figürler yer almaktadır.

Madalyadaki sahnede yer alan heykelvari figürler ve kompozisyon, klasik döneme açık bir göndermedir. Her iki madalyada da heykel sanatına yakınlık dikkat çeker. Bu tasvirler, yalnızca bir padişah portresinin ötesinde, Fatih’in kültürel kimliğini ve sanata verdiği önemi yansıtan nadir örneklerdir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz